top of page
Writer's pictureZekican Sarısoy

Avant-Drag!: Soylulaştırılan Atina Sokaklarının Kumdan Kaleleri

Avant-Drag!’in kraliçelerinden biri olan Aurora’nın yolda şarkı söylediği bir sahne var. Bu sahne bana, Sokak Köpekleri (Ming-liang Tsai, Taiwan, France, 2013) filminden benzer bir sahneyi hatırlattı. Yönetmen Tsai’nin filminde de pek çok kadın var; bu kadınlar ellerinde tuttukları indirim kartlarıyla çeşitli evlerin satışını yapıyor. Kanlı canlı birer ilan panosu gibiler. Atina’daki drag kraliçelerin bu kadınlardan tek farkı ilanın kendisi olmaları. Aynı kayıtsızlık ve ‘kervan yolda düzülür’ün bir başka uzantısı gibi. Yönetmen Fil Ieropoulos’un ikinci belgesel filmi Avant-Drag!’ı (2024) izlerken, gezegenler arası bir yolculuğa çıkmış gibi hissedeceksiniz. Film, bu yıl 16-23 Ağustos tarihlerinde gerçekleştirilecek 30. Saraybosna Film Festivali’nin İnsan Hakları Günü seçkisinde gösterilecek.


Yönetmen Ieropoulos’un filmi kaotik ama çokça ışıltılı, mükemmel, korkusuz bir dünyaya açılıyor. Avant-Drag! büyüleyici ve gerçeküstü bir dokuya sahip. Açıkçası filmin görsel deneyimi Guy Maddin sinemasının hayaller evrenini hatırlatmıyor değil. Ama yönetmen bu noktada kolay yolu seçmiyor; Ieropoulos’un genelden özele doğru hareket eden hikaye anlatım tercihi bir noktada övgüyü hak ediyor: Büyük çerçevede küçük bir şeyler yakalayabilmek ya da küçük alanlarda büyük şeyler bulabilmek. Belgeselin karakterlerinden biri olan Pagan Magnets’in öyküsü bunun için mükemmel bir örnek. Pagan Magnets drag ikili: Anne ve kız ya da iki kız kardeş. Kim bilir? Yönetmenin karakterlerinin şekillendirdiği müthiş bir evren. Ieropoulos, asla bilindik bir homofobi ya da transfobi hikayesini yeniden anlatmıyor ya da makul ya da makul olmayanı yeniden işaret etmiyor. Karakterlerin hikayeleri, takip ettikçe değerlenen kendine has bir şeye dönüşüyor çünkü her biri hepimizin hayatta kalmak için çabaladığı dünyadan geliyor. Belgesel boyunca drag kraliçelerinin hayat mücadelelerini izlerken adım adım o mücadeleye de şahit oluyorsunuz. 


Zackie Oh!, Melek ve bizim çocuklar

Film pek çok bölümden oluşuyor ve her bölüm Yunanistan’daki bir drag kraliçesinin deneyimlerini aktarıyor. Farklı bağlamlarda oynamak için ne şahane bir oyun alanı! “Bir şeyler sıkıştığı yerden gelişir, büyür” derler ya, kesinlikle öyle! Bu açıdan filmin büyüdüğü ve geliştiği bir şey var. Her hikaye yeni bir kapıya açılıyor ve bu her yeni kapının, Alice Harikalar Diyarı’nda da olduğu gibi, tırmanmak için uzunca bir merdiveni var. “Kraliçeler bu filmde sadece rol yapmıyor.” diyor filmdeki anlatıcı. Avant-Drag!, gelişimin doğrudan bir eğride değil döngüsel olduğunu göstermiş oluyor. Travmatik deneyimler dalgaların her seferinde aşındırdığı kumdan kaleler gibi. Bu güçlü kraliçeler her defasında ayağa kalkıyor ve yeni dönemleriyle yüzleşiyorlar. Drag, kesinlikle bodruma açılan bir kapı. Filmdeki karakterlerin anlatısı, büyük ve güzel resmin çeşitli perspektiflerini görmek için olmazsa olmaz. Karanlıkla yüzleşmek, peruklar, çöpten giymek ya da toplamak, lüks bir şeyler bulmak, endişeler, keyifli anlar… Bütün bunlar sadece aksesuar ya da günün sonunda kazanacağınız birer ödül değil. Aradığınız şey ile bulduğunuz şey arasında simbiyotik bir ilişki var. Filme geri dönüp yeniden baktığınızda şahane bir neden-sonuç ilişkisi göreceksiniz. Drag kraliçeleri kendileri olmak için görünür olmak istiyorlar. Ama öte yandan görünür olmak için kendileri olmaları gerekiyor. Yönetmen leropoulos ayağa kalkmak, sesini duyurmak, bir şeyler giymek ya da göstermek gibi tekrarlanan anlardan faydalanıyor. Böylece belgesel benzerlikler üzerinden kendine özgü bir ritim yakalıyor. Benzer deneyimlere sahip karakterlerin hikayeleri, temel olarak çeşitlilik için küçük farklılıkların ne denli kıymetli olduğunu gösteriyor.Avant-Drag! birlikte yaşamanın ihtimali üzerine bir film. Sadece şehrin kıyısında değil, şehrin kalbinde de. Zackie Oh!¹’un ve geleceği ve yaşamları için mücadele eden bütün ruhların huzur içinde uyuması dileğiyle.


 
  1. Zackie Oh! (Zacharias “Zak” Kostopoulos) LGBTİ+ hakları, HIV+ hakları, seks işçileri ve göçmenler için aktivizm yürüten ve 2018’de Atina’da öldürülen bir Yunan-Amerikan bir insan hakları aktivisti. Film aktivisti onurlandırmak için adını sıkça anıyor.

 

Bu makale ilk olarak 13 Ağustos 2024 tarihinde velvele.net adresinde yayınlanmıştır.

1 view

Comments


Commenting has been turned off.
bottom of page